MİLLİ Eğitim Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu, “Hiç kimsenin tasnif etmediği bir 28 Şubat süreci yaşadık. 28 Şubat imam hatip okullarımızı hedef aldı. Fakat 28 Şubatçıların asıl amacı Türkiye’nin üretim kabiliyetidir. Yani mesleki eğitime ivme vurmalarıydı. Mesleki eğitimin ayağa kalkması için milletçe bir gayret içerisindeyiz” dedi.
Kentte iki gün sürecek ‘Eğitim-İstihdam İlişkisini Güçlendirme Çalıştayı’ başladı. Çalıştayın ilk günündeki açılış programına Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu, Vali Ekrem Canalp, Milletvekili Ferhat Nasıroğlu ve bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Hatice Nasıroğlu Konferans Salonu’ndaki programda konuşan Bakan Yardımcısı Şamlıoğlu, mesleki eğitimin önemine değinerek, “Milli Eğitim Bakanlığı’nda son dönemlerde bir şey yapmaya çalışıyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey, eğitim mevzusunu sadece akademik bir yaklaşım olmasını doğru bulmuyoruz. Bütüncül bir eğitim yaklaşımı merkeze alacak, müfredat çalışmaları, öğretmen yetiştirme süreçleri, mevzuat düzenlemeleri gibi birçok başlığı uygulayıcı olarak yapacağız. Akademik olarak başarılı olsunlar, memlekete, millete bütün insanlığa hayırlı işler yapsınlar, fakat değerler, kültürler bir hayalin peşinde olsunlar. Sosyal gelişimler bağlamında topluma faydayı esas alan sosyal sorumluluk programlarıyla sadece kendisi için değil, komşusu için, ülkesi için hiçbir insanlığı ayırt etmeden insanlığı esas alarak gayret göstersinler. Sosyal, sportif ve sanatsal faaliyetleriyle de estetik değerleri merkeze alacak bir eğitim yaklaşımıyla yetişsinler, öğrensinler. Buna dair düzenlemelerimiz var” dedi.
’28 ŞUBAT, İMAM HATİP OKULLARINI HEDEF ALDI’
28 Şubat sürecinde imam hatip okullarının hedef alındığını belirten Şamlıoğlu, “28 Şubatçıların asıl amacı Türkiye’nin üretim kabiliyetidir. Yani mesleki eğitime ivme vurmalarıydı. Mesleki eğitimin ayağa kalkması için milletçe bir gayret içerisindeyiz. Önümüzde akademik eğitimin çok baskın hale gelmesi dolayısıyla ve algı sorunları sebebiyle Türkiye de mesleki eğitim de verilmiyor. Demek ki bir algı sorunumuz var. Bu algıyı tamir etmek için gayretli, güçlü çalışmalar yapmak durumundayız. İnşallah sosyal medyayı, televizyonlarımızı, dizi ile sinemalarla, çizgi filmlerle oradaki emeğini, alın terini ve becerisini merkeze alacak ve mesleki eğitimin algısını düzeltecek gayretli çalışmalar hayata geçirilmekle ilgili planlarımız faaliyete geçecek. Mesleki eğitim meselesini bir okul olarak görmüyorum. Ama mesleki eğitim konusunu hayatımın belirli zamanlarında önemle takip etmiş ve bu gayrette her platformda zikretmeye çalışan kardeşiniz olarak şunu söyleyeyim; Mesleki eğitim meselesi tüm eğitim sistematiğinin üstünde başka bir şeydir. Algı düzeltmesi sürecinde çocuklarımızı 7’inci ve 8’inci sınıftan itibaren modüller bir eğitim ile mesleki eğitimi merkeze alacak yaklaşımı hayata geçireceğiz. 1’inci sınıftan 8’inci sınıfa kadar gider eğitim süreci bir hayat felsefesi aslında. Temel yeterlilikler olarak başlıyor, yükseköğretim, lisans programıyla tamamlanıyor. Bir yolculuk bu” diye konuştu.
‘MESLEKİ EĞİTİM TERCİHLERİ GERİLEDİ’
Mesleki eğitimin tercihte yüzde 46’lardan 37’lere gerilediklerini ifade eden Şamlıoğlu, “2015-2016 yollarına çok kritik düzenlemeler yapıldı. Mesleki eğitim de son zamanlarda yüzde 46 olan oranlarımızın yüzde 37’lere gerilediğini görüyoruz. 10 puana yakın bir gerilememiz var. Bu vesileyle böyle bir politika merkezini Türkiye’de tüm bakanlıklarımızın destekleriyle yeni dönemde merkeze alarak üretim, eğitim ve istihdam ilişkisiyle yeniden tanımlamak istiyoruz. Bu vesileyle ticaret ve sanayi bölgelerimizin çok değerli ve büyük bir birikime işaret ettiğinin altını çizmek istiyorum. 2015-2016 yıllarında organize sanayi bölgelerindeki özel okullarımız başta olmaz üzere sektörün yöneteceği ve tematikleşen okul yönetimini hayata geçirmeye çalışmıştık. O dönemde 17 civarına tematik okul açmıştık. Bu yıllardan itibaren Türkiye’de 380 tane organize sanayi bölgesi var her bölgenin içinde sektörle ve sektöre entegre sektör içi okul projemizi hayata geçirmek istiyoruz. İş adamları, ticaret yapan insanlarımız, sanayicilerimiz birlikte yönetmek istiyoruz. Bunların yanında seçmeli derslerimizin arasına koyduk. Aile kültürünü de bilen, Anadolu coğrafyasının biriktirdiği o birikimi de mesleki eğitimin kalbine yazmak istiyoruz ahlak zeminin kaybolmasına müsaade etmeyeceğiz” dedi.
